Olgunlaşmak Üzerine
- August 6, 2022
Hayat garip. Büyük olaylar nadir oluyor ama küçük olayları büyütüp kocaman hale yine biz getiriyoruz. Yapılan hareketlere, konuşulanlara, o anda olaya dahil olmayan biri olarak dışarıdan izlediğinde her şey çok çocukça geliyor. Hatta çocukça demek birçok çocuğa bile hakaret sayılabilir. Onlar en azından duygularını ve kendilerini daha direk ifade ediyorlar. Ama o an, o olayı veya tartışmayı bizzat kendin yaşarken her şey çok sıcak, çok can yakıcı. Çoğunlukla karşı tarafın o anlamda söylemediği şeyler serseri kurşun gibi gidip zaten yaralı olan bir yerimize çarpıveriyor. Sanki mermi aslında bizi sıyırıp geçecekken yaralı olan yerimizi merminin ortasına gelmesi için özel bir çaba sarf ediyoruz. İçimizden şöyle diyor gibi görünüyoruz, zaten herkes vurdu bu yarama al bir de sen vur. Bir de sevilen birinden gelmesi yok mu? Merminin boyutu 10 kat büyüyor sanki. Söylenen şeyler bazen yanlışlıkla karşı tarafı kırsa da bazen tam nokta atışı oluyor. Atan kişi bilinçli olarak tam on ikiden vurmaya çalışmasa da bilinç altı öfke ve kırgınlıkla karşı tarafın iyi bildiği bir kusuruna saldırıyor.
Şimdi bir iddia da bulunayım. Tartışma esnasında yüzümüz gözümüz kızarmışken, sıcaklar basmaya başlamış ve sesler yükselmişken ilk aklımıza gelip cart diye söylediğimiz her şey durumu daha da kötü yapıyor. Tartışmayı bağlamından koparıp yeni tartışmalar doğuruyor veya en hafifiyle mevcut tartışmaya 5-6 odun daha atıveriyor. Dünyanın en basit ve en faydalı alıştırması şu olabilir. Bir tartışma esnasında sinirlendiğini hissettiğin anda ağzına bant yapıştırmışlar gibi tut, her söyleyeceğini 5 saniye sonunda değil de 1 dakika sonunda söyle. Yüzümüzdeki kızarma biraz bile azalmaya başlamış olsa bizim için yeterli. Artık savaşma tepkisinden kurtulup frontal lobumuza biraz daha yük bindiren, karşı tarafa birkaç tanecik de olsa hak verecek noktalar bulabildiğimiz bir konuşma stiline geçeriz. Karşıdaki hala maganda gibi silahını sağa sola sıkıyor olabilir. Bu noktada da sabır devreye girmeli. Çocukla çocuk olma lafı bence çocuklarla konuşurken değil, çocuk moduna girmiş en derin yaralarını korumak için ağzından tükürükler saçan yetişkinlerle konuşurken dikkat edilmesi için söylenmiş.
Bu prensibi iki tarafında uygulayabildiği bir tartışmadan iyisi şam da kayısı olur artık. Çiğ insanlar ve çiğ bir tartışma yerine, olgun konuşmalar ve olgun tavırlar görürüz.
06.08.2022